çamurlu teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- {s} muddy
Tom took off his muddy shoes.
- Tom çamurlu ayakkabılarını çıkardı.
Tom's boots were muddy.
- Tom'un botları çamurluydu.
- miry
- slimy
- slushy
- sloppy
- splashy
- uliginose
- turbid
- plashy
- muddy, miry
- muddy; mudded, smeared or plastered with mud; covered in mud
- sludgy
- slush
- splash
The passing car splashed muddy water on me.
- Geçen araba bana çamurlu su sıçrattı.
Earlier, as I was walking down the sidewalk, a car drove by and splashed water on me. Look at this! My skirt and shoes are all muddy.
- Daha önce, kaldırımda yürürken bir araba sürdü ve üzerime su sıçradı. Şuna bak! Eteğim ve ayakkabılarımın hepsi çamurlu.
- boggy
- roil
- mudier
- feculent
- çamur
- mud
She pulled him out of the mud.
- O, onu çamurdan çıkardı.
The flood deposited a layer of mud.
- Sel bir çamur tabakası oluşturdu.
- çamurlu gölcük
- plash
- çamurlu kar
- slosh
- çamurlu su
- slosh
- çamurlu su
- puddle
The boy walked through the puddles.
- Çocuk çamurlu suda yürüdü.
- çamurlu su birikintisi
- slop
- çamurlu suda koşmak
- slop
- çamurlu suya girmek
- puddle
- çamurlu suya girmek
- puddle about
- çamurlu yerde büyüyen
- uliginose
- çamurlu çukur
- wallow
- çamur
- sludge
- çamur
- daub
- çamur
- gook
- çamur
- {i} clay
- çamur
- {i} aspersion
- çamur
- {i} slob
- çamur
- plaster
- çamur
- princess
- çamur
- {i} muck
- çamur
- dreck
- çamur
- aggressive
- çamur
- sloughing
- çamur
- goo
Wallowing is an important element of a good life in pigs.
- Çamurda yuvarlanmak domuzlarda iyi bir yaşamın için önemli bir unsurudur.
- çamur
- dirt
The children were playing in the dirt.
- Çocuklar çamurda oynuyordu.
- çamur
- feculence
- çamur
- guck
- etekleri çamurlu kadın
- draggletail
- çamur
- slosh
- çamur
- (Konuşma Dili) material that has a mud-like consistency, e.g. wet cement, wet plaster
- çamur
- slime
- çamur
- mud, muck, mire; ooze; silt; sludge
- çamur
- calumniation
- çamur
- mire
- çamur
- squelch
- çamur
- soggy
It's raining heavily so the ground is very soggy.
- Şiddetli yağmur yağıyor bu yüzden zemin çok çamur.
- çamur
- slush
- çamur
- mud, mire, dirt; mortar, plaster; importunate, aggressive, filthy
- çamur
- (Konuşma Dili) very pertinacious and unpleasant (person)
- çamur
- potter's clay; sculpting clay
- çamur
- bole
- çamur
- (Nükleer Bilimler) slurry