çözümsüz

listen to the pronunciation of çözümsüz
Türkçe - İngilizce
unsolvable
unanswerable
insoluble
çözüm
solution

There is probably an easy solution to the problem. - Muhtemelen sorunun kolay bir çözümü vardır.

We differed as to the solution to the problem. - Biz, sorunun çözümüne gelince farklılık gösterdik.

çözüm
{i} help

Tom has agreed to help us find a solution. - Tom bir çözüm bulmamıza yardım etmeyi kabul etti.

Could you help us find a solution to the problem? - Soruna bir çözüm bulmak için bize yardım eder misiniz?

çözüm
{i} out

I'm trying to figure out a solution. - Bir çözüm bulmaya çalışıyorum.

We'll sort it out later. - Biz bunu daha sonra çözümleyeceğiz.

çözüm
resolution

A resolution to the problem was more difficult than we anticipated. - Sorunun çözümü beklediğimizden daha zordu.

The resolution to the problem was close at hand. - Problemin çözümü elinizin altındaydı.

çözüm
way out
çözüm
{i} redress
çözüm
analysis
çözüm
solving

Solving this problem is simple. - Bu problemin çözümü çok basit.

Tom is very good at problem solving. - Tom problem çözümünde çok iyidir.

çözüm
settlement
çözüm
recipe

This is a recipe for disaster. - Bu, felaket için bir çözümdür.

çözüm
shift
çözüm
solution (to a problem)
çözüm
fiction denouement; resolution
çözüm
key
çözüm
remedy

Don't find fault, find a remedy. - Hata bulma, bir çözüm bul.

Is there any home remedy for dust mites? - Toz akarları için hiç ev çözümü var mı?

çözüm
denouement
çözüm
answer

There seemed to be no answer to the problem. - Problemin çözümü yok gibiydi.

There seemed to be no answer to the problem. - Problemin çözümü yok gibi görünüyordu.

çözüm
(Hukuk) settlement, resolution
çözüm
(Matematik) solution
çözüm
healer
Türkçe - Türkçe
Çözümü olmayan
Çözümü olmayan: "Gözleri buğulu, anlamları çözümsüz."- C. Uçuk
Çözüm
çıkış yolu
çözüm
Bir denklemde bilinmeyenlerin yerine konulunca o denklemi gerçekleştiren sayı veya sayılar
çözüm
Bir problemi çözmek için verilenler üzerinde yapılacak işlemlerin gösterilmesi
çözüm
Bir sorunun çözülmesinden alınan sonuç, hal
çözüm
Bir sorunun çözülmesinden alınan sonuç, hal: "Mahallî idarelerin seçilmiş organlarının, organlık sıfatını kazanmalarına ilişkin itirazların çözümü ve kaybetmeleri konusundaki denetim yargı yolu ile olur."- Anayasa