Your head is not a trash bin.
- Kafan bir çöp kutusu değildir.
The explosives were hidden in a trash bin.
- Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
Tom violently kicked the garbage can.
- Tom şiddetle çöp kutusunu tekmeledi.
Tom tossed the rotten apple into the garbage can.
- Tom çürük elmayı çöp kutusuna attı.
Tom emptied the waste basket.
- Tom çöp kutusunu boşalttı.
Tom kicked the trash can.
- Tom çöp kutusuna tekme attı.
Tom reached into the trash can and pulled out a crumpled letter.
- Tom çöp kutusuna uzandı ve buruşuk bir mektup çıkardı.
Tom kicked the trash can.
- Tom çöp kutusuna tekme attı.
There are four trash cans in the school: one for paper, one for plastic, and two more for glass and metal.
- Okulda dört çöp kutusu vardır: kağıt için bir, plastik için bir ve cam ve metal için iki tane daha.
Tom crumpled up the paper and threw it in the trashcan.
- Tom kağıdı buruşturdu ve onu çöp kutusuna attı.