Satış elemanı elbiseyi alması için onu ikna etti.
- The salesperson persuaded her to buy the dress.
Satış departmanının bir üyesiyim.
- I am a member of the sales department.
Satışlar bu yıl iki katına çıkmalıdır.
- Sales should double this year.
Onların satışları artıyor.
- Their sales are growing.