My father died of cancer.
- Babam kanserden öldü.
My father is watering the flowers.
- Babam çiçekleri suluyor.
Sami has a wealthy papa.
- Sami'nin zengin bir babası var.
Papa, I'm not joking! I'm pregnant.
- Baba, ben şaka yapmıyorum! Hamileyim.
Hey, pops! What are you doing!
- Hey, babalık! Ne yapıyorsun!
My father is interested in ancient history.
- Babam antik tarihle ilgileniyor.
Daddy, I can't walk any more. Carry me.
- Baba, artık yürüyemiyorum. Beni taşı.
Daddy, buy me a vuvuzela!
- Baba, bana bir vuvuzela al!
Daddy, buy me a vuvuzela!
- Baba, bana bir vuvuzela al!
Her dad won't come, he is very busy.
- Babası gelmeyecek, o çok meşgul.
Tom's paternal grandparents live in Australia.
- Tom'un dedesi ve babaannesi Avustralya'da yaşıyor.
He's my father's father. He's my paternal grandpa.
- O benim babamın babası. O benim baba tarafından büyükbabam.
Do not be disrespectful, son. Look at me. Baba, were you a Savaki?.
For my child is dead--my baba is dead!.
Oh, it's storytime! Let me get my baba.