Sana yardım etmek için buradayız.
- We're here to assist you.
Tom Mary'nin ayaklarına yardım etmek için elini aşağıya doğru uzattı.
- Tom reached down to assist Mary to her feet.
Mali olarak ressama yardım ettiler.
- They assisted the painter financially.
Onlar bize yardım etmek için geldiler.
- They came to our assistance.
Yardımımıza ihtiyacın var mı?
- Do you need our assistance?
İdrar şişesi ile tuvalete gidecek birisine yardımcı olmak için teknik terminoloji nedir?
- What's the technical terminology for assisting someone to go to the toilet with a urine bottle?
Bana yardımcı olmak için yolunu değiştirdi.
- He went out of his way to assist me.
Zavallı adama yardımcı olmak için zahmete girdi.
- He took the trouble to assist the poor man.