(behavioral attributes) the way a person behaves toward other people

listen to the pronunciation of (behavioral attributes) the way a person behaves toward other people
İngilizce - Türkçe

(behavioral attributes) the way a person behaves toward other people teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

behaviour
{i} davranış

Davranışı sıradışıydı. - Her behaviour was out of the ordinary.

Apaçık ortadadır ki, insan davranışları çevre için radyasyondan daha tehlikelidir. - It's evident that human behaviour is more dangerous for the environment than radiation.

behavior
davranış

Onun davranışı arkadaşlarının çoğunu hayal kırıklığına uğrattı. - His behavior disappointed many of his friends.

Onun davranışı, benim hatırladığım gibi, çok kötüydü. - His behavior, as I remember, was very bad.

behavior
{i} tavır

Onun kendini beğenmiş tavırları kırıcı. - His smug behavior is offensive.

Onun küstah tavırlarına dayanamadım. - I couldn't put up with her arrogant behavior.

behavior
{i} tutum
behaviour
{i} hareket tarzı
behavior
davranış tarzı
behavior
{i} hareket

Bu hareketin, kadınların davranışları üzerine büyük bir etkisi vardı. - This movement had a great impact on the behavior of women.

behavior
(Tıp) behavyor
behaviour
tavır
behaviour
hareket
behavior
{i} hareket tarzı
behaviour
{i} tutum

Çocuğun okul arkadaşlarına karşı davranışı ve tutumu ibret vericiydi. - The child's behaviour and attitude towards his fellow students was exemplary.

İngilizce - İngilizce
demeanor
behaviour
conduct
deportment
behavior
demeanour
(behavioral attributes) the way a person behaves toward other people