Dün gece gök gürültüsü ve şimşek vardı.
- There was thunder and lightning last night.
Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.
- The difference between the right word and almost the right word is the difference between lightning and the lightning bug.
Tom üç kez yıldırım tarafından çarpıldı.
- Tom has been struck by lightning three times.
Ben yıldırım gibi koştum.
- I ran like lightning.
Bir kalp krizi çoğunlukla mavi gökyüzünden gelen bir şimşek gibi gelir.
- A heart attack often comes like lightning from a blue sky.
Onun yüzünü loş bir ışıkta gördüm.
- I saw his face in the dim light.
Işık yılı, ışığın bir yılda gittiği mesafedir.
- A lightyear is the distance that light travels in one year.
Dışarısı hâlâ aydınlık.
- It's still light outside.
Burası okumak için yeterince aydınlık değil.
- It's not light enough in here to read.
Biriyle ilk defa karşılaştığında,konuşmayı hafif sürdür.
- When meeting a person for the first time, keep the conversation light.
Genellikle hafif bir kahvaltı yaparım.
- I usually have a light breakfast.
Dün gece yatakta kitap okurken, ışık açıkken uykuya dalmışım.
- While I was reading in bed last night, I fell asleep with the light on.
Lütfen gittiğinizde ışıkları kapatınız.
- Please turn out the lights when you leave.
Gözümde nursun ...ve başımda tacın.
- You're the light of my eyes ... and crown of my head.
Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.
- The difference between the right word and almost the right word is the difference between lightning and the lightning bug.
Bu bina bir paratonere sahip.
- This building has a lightning rod.
Şimşek çaktığında köpek yatağın altına saklandı.
- The dog hid under the bed whenever lightning flashed.
Bir yıldırımla bir şimşek arasındaki fark nedir?
- What is the difference between a lightning bolt and a lightning flash?
İyi olması için pâte brisée ince ve dilimler hâlinde olmalıdır.
- To be good, pâte brisée should be light and flaky.
Bu dizüstü bilgisayar ince ve hafif.
- This laptop is thin and light.
Bir mum yakmak karanlığı lanetlemekten daha iyidir.
- It is better to light a candle than to curse the darkness.
Onun yeşil gözleri ve açık kahverengi saçı var.
- She has green eyes and light brown hair.
Çiti Tom'a açık yeşile boyattık.
- We had Tom paint the fence light green.
Ben karanlıkta lamba anahtarını hissettim.
- I felt for the light switch in the dark.
Tom lamba anahtarını açtı.
- Tom clicked the light switch on.
Sigaran ve ateşin var mı?
- Have you got a cigarette and a light?
Sigaram için bana bir ateş ver.
- Give me a light for my cigarette.
Yükü hafifletmek zorundayız.
- We have to lighten the load.
Her zaman hafifçe giyinirim.
- I dress lightly all the time.
Tom Mary'yi dudaklarından hafifçe öptü.
- Tom kissed Mary lightly on the lips.
Bu ayakkabılar ışıklı.
- These shoes have lights in them.
Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.
- The difference between the right word and almost the right word is the difference between lightning and the lightning bug.
Biz problemi kültürel farklılıklar ışığında düşünmek zorundayız.
- We have to consider the problem in the light of cultural differences.
Genellikle az eşya ile seyahat etmeye çalışırım.
- I usually try to travel light.
Sevilmek, tüketilmektir. Sevmek tükenmez yağ ile ışık vermektir. Sevilmek, varlığı durdurmak, sevmek katlanmaktır.
- To be loved is to be consumed. To love is to give light with inexhaustible oil. To be loved is to stop existing, to love is to endure.
Şimdi şehrin ışıkları parlak ve çok yakın ve sokak lambaları bütün gece parladı.
- Now the lights of the city were bright and very close, and the streetlights shone all night.
Parlak ışık Markku'yu rahatsız etti.
- The bright light disturbed Markku.
Karanlık pencereden gelen bir ışık pırıltısı vardı.
- There was a glimmer of light from the dark window.
Lütfen bir mum yakın.
- Please light a candle.
Işığı yak. Bir şey göremiyorum.
- Switch on the light. I can't see anything.
Hayat yağmur ve güneş ışığı, kar ve ısı, gök gürültüsü ve şimşek ve de kış ve yazdan oluşur.
- Life consists of rain and sunshine, of snow and heat, of thunder and lightning, and of winter and summer.
Bir güneş tutulması ay güneş ışığını engellediği zaman olur.
- A solar eclipse is when the Moon blocks the light from the Sun.
Lambanın ışığı siste parıldıyordu.
- The light of the lamp glimmered in the fog.
Tom lamba anahtarını açtı.
- Tom clicked the light switch on.
Son zamanlarda eski Çin hakkında yeni gerçekler gün ışığına çıktı.
- New facts about ancient China have recently come to light.
Sami bir daha gün ışığını görmeyi hak etmiyor.
- Sami doesn't deserve to see the light of day again.
Işık yılı, ışığın bir yılda gittiği mesafedir.
- A lightyear is the distance that light travels in one year.
Lütfen ışığı açar mısınız?
- Could you turn on the light please?
Hâlâ deniz fenerine gitmek istiyor musun?
- Do you still want to go to the lighthouse?
Tom, deniz feneri bekçisi ve yalnız bir hayat sürüyor.
- Tom is a lighthouse keeper and leads a lonely life.
Nobs, though, was lightning by comparison with the slow thinking beast and dodged his opponent's thrust with ease. Then he raced to the rear of the tremendous thing and seized it by the tail.
I don't know, Father, but believe me, it has been a horrible night — one that I'll never forget. It thundered and lightninged, and I was very hungry.
That tree was hit by lightning.
You have to take your hat off to them. They've moved like greased lightning. I should have remembered about them. Slippery as a 'barrel load of eels' they are.
Long after lay he musing at her mood, / Much grieu'd to thinke that gentle Dame so light, / For whose defence he was to shed his blood.
I made some light comment, and we moved on.
This artist clearly had a light, flowing touch.
I prefer to travel light.
She lit her last match.
Can you throw any light on this problem?.
Picasso was one of the leading lights of the cubist movement.
Now these notions are twofold, actions or habits , which are durable lights and notions, which we may use when we will.
The average length of a light on a 15x15 grid is 7 or 8.
She fell out of the window but luckily lit on her feet.
This light beer still gets you drunk if you have enough of it.
We took a light aircraft down to the city.
I lit upon a rare book in a second-hand bookseller's.
My bag was much lighter once I had dropped off the books.
... Other planets and moons have lightning and lava. ...
... The telegraph and telephone move messages at lightning speed. ...